Sağlıklı bir kilo aralığında kalabilmek, sağlığımız için çok önemli. Ne var ki kilo almamak, özellikle de fazla kilolardan kurtulup da sürdürülebilir bir kilo hikâyesine sahip olmak hayli zor. Bu süreç, sadece 5-10 kilo vererek sağlıklı bir kilo aralığına girmekle de başarılacak bir şey değil. Kilo verirken keyfinizden, enerjinizden, sosyal ilişki ve zevklerinizden, daha da önemlisi sağlığınızdan olmamak ve sonra da ulaştığınız sağlıklı kilo aralığında kalmayı başarmak önemli.
Ayrıca “kilo fazlalığı” sorunu olup da bu durumdan kurtulmak isteyenleri bekleyen birçok tehlike var. Bu tehlikelerin bazıları fazla kilolardan çok daha ciddi sağlık tahribatına yol açabiliyor. Fizyolojik limitleri zorlayarak vücudun dayanabileceğinden daha fazla ve daha hızlı kilo vermek bunlardan biri.
AYDA EN FAZLA 4 KİLO
Elimizde yüzlerce araştırma var ve bunların tamamı, hangi yaş ve kiloda olursa olsun sağlıklı bir vücudun ayda ortalama 4 kilodan daha fazla yağ kaybını yönetebilmekte, kabullenmekte, tolere edebilmekte zorlandığını gösteriyor.
Hızlı kilo kaybı özellikle çocuklar, gençler ve yaşlılarda bedensel ve ruhsal problemleri beraberinde getiriyor. Bu insanlar (ama genelde fazla kilolular) hızlı kilo kaybına dayanamıyor.
Hele bir de hipertansiyon, şeker hastalığı, kalp-böbrek-karaciğer yetmezliği, tiroit tembelliği, hipoglisemi, geçmişte kanser tedavisi öyküsü gibi “ekstra riskler” de söz konusuysa hızlı kilo kaybı Allah korusun ölümlere bile yol açabiliyor.
İşin kötüsü, kilo sorunu olanlara danışmanlık eden bazı doktor ya da diyetisyenler, kendilerini diyetisyen yerine koyanlar (diyetisyen doktorlar, çakma beslenme uzmanları) ya da “yaşam koçu” gibi ne anlama geldiği belirsiz tanımlamalarla kilo verenlere yol göstermeye çalışanlar hızlı kilo kaybı sağlayabilmelerini bir başarı olarak (!) da sunabiliyorlar.
Ve bunlar o kişilerin sağlıklarını tehdit ettiklerini, onları birer “kronik diyetçi” ya da “kilo gazisi” haline getirdiklerinin farkında bile değiller.
TEHLİKE NE?
Bir kişide hızla kilo kaybı sağlayabilmenin etik dışı pek çok yolu var. Kilo kaybını fizyolojik sınırları zorlayarak hızlandırmak isteyenler Sibutramin içeren zayıflama hapları kullanarak, “detoks” bahanesiyle o kişileri sadece sebze suyu içmeye mahkûm ederek ve bazen de bağırsak muhteviyatını lavmanlar (kolon temizliği!) veya laksatif -bağırsak boşaltıcı- ilaçlardan destek alarak, son derece komik bir çözüm olan idrar söktürücü diüretik hapları devreye sokarak bu işi başarmaya çalışıyorlar.
Neticede vücuttan aşırı miktarda sıvı kaybını, dolayısıyla elektrolit kaybını tetikliyorlar, susuz, kurumuş, özellikle sodyum ve potasyum fakiri haline gelmiş ama kilo kaybettiğini zanneden, kalp ritim bozukluklarıyla, daha da önemlisi ani kalp ölümleriyle karşı karşıya kalınabilen son derece riskli, tehlikeli durumlara yol açıyorlar.
Eğer kilo kaybını hızlandırmanın yolunu çok düşük kalorili diyetlerle sağlamaya çalışmışlarsa, oluşturdukları derin hipoglisemi, açlık ketozu ve metabolizmada oluşan travmanın yol açtığı bozulmalar nedeniyle bedenin dengesini altüst ediyorlar. Ketoz halinde allak bullak hale gelmiş potasyumunu, sodyumunu önemli ölçüde kaybetmiş, hipoglisemiden kıvranan bir bedene bir de ağır egzersizler yaptırmaya kalkıyorlar ki o daha da felaket bir durum.
Hızlı kilo kaybının sadece hayatı tehdit edici sonuçları yok. Sonradan farkına vardığınız daha pek çok problemi de beraberinde getiriyor bu tür programlar.
Saç dökülmesi, kansızlık, bellek sorunları, safra kesesi taşı, adet düzensizlikleri bu önemli ama geç fark edilen sorunlardan sadece bazıları.
Kısacası “hızlı kilo vermek” sonu belirsiz, tehlikeli olabilen, bazen hayatı tehdit edebilen risk bir maceradır, dikkatli olmanızda fayda var…
Ne yapmalısınız?
Hangi yaşta ve sağlık düzeyinde olursanız olun, size hızlı kilo verdirmeyi vaat eden tekliflere asla itibar etmeyin. Çok özel durumlarda uygulanması gereken bu tür girişimlerin sadece ve sadece ciddi klinik bakım altında yapılabileceğini, tıbbi bir gözetimi zorunlu kıldığını ve o kişilerin sadece “hastaneye yatırılmaları halinde” uygulanabileceğini aklınızdan çıkarmayın. Basında çıkan haberlere bakarak, televizyonda dinle-
yerek, gözleyerek
bu tür programlarla kilo verenlere de, verdiren merkezlere de sıcak bakmayın.
Bilin ki “hızla giden, hızla gelir” kuralı ve “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olma” ihtimali en çok bu durumlarda geçerlidir. Sağlıklı bir kilo kaybı programı, yaşa ve kişiye özel ayarlamalarla ayda 2 ila 4 kilo civarında kilo verdirmeyi hedeflemelidir.
Hızlı kilo vermenin 15 zararı
1. Kalp ritim bozuklukları
2. Tansiyon düşmeleri
3. Hipoglisemi
4. Ketoz
5. Elektrolit dengesinde bozulma
6. Organ yetmezlikleri
7. Gut krizleri
8. Kansızlık
9. Saç dökülmesi
10. Tiroit tembelliği
11. Safra kesesi taşı
12. Adet düzensizlikleri
13. Kas erimesi
14. Uyku bozuklukları
15. Depresyon